Boğaziçi Üniversitesi`ne AKP’li Melih Bulu’nun rektör olarak atanması ile başlayan üniversite öğrencilerinin tepkisine dönük AKP iktidarının ve polisin saldırganlığı kabul edilemez.
Geçtiğimiz günlerde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın başını çektiği ve Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerini hedef alan kampanyada bugün yeni bir evreye geçilmiştir.
“Demokrat ve uzlaşmacı” kisvesiyle öğrencilerin karşısına çıkan AKP’li Boğaziçi Üniversitesi Rektörü, bugün polisinin üniversiteye girmesine, okul içinde öğrencileri gözaltına almasına, okulun içinde ve dışında polis terörü estirilmesine izin vermiştir.
Bugün yaşanan onlarca gözaltı, üniversitenin dışında sessiz bir şekilde yürüyen öğrencilere “aşağıya bak” diyerek saldıran polisler, sermaye iktidarının dört bir noktasından başlatılan huruç harekatı ülkemizin aydınlık gençliğinin geleceğe dair söz söylemesinin önünü kesmek içindir.
İşte tam da bu yüzden AKP`nin üniversitelere dönük gerici, baskıcı ve piyasacı operasyonuna pabuç bırakmayalım!
Üniversite öğrencilerinin üniversitenin içinde ya da dışında rektörü ve AKP’yi protesto etme hakkı vardır. Pandemi bahane edilerek öğrencilere dönük yapılan saldırılar ve üniversitenin içine polis sokulması AKP’nin bu meseleden ne kadar korktuğunun göstergesidir.
Gözaltına alınan öğrenciler derhal serbest bırakılmalı, Boğaziçi Üniversitesi’ne dönük uygulanan polis ablukası kaldırılmalı, AKP iktidarı yaşananları kriminalize etmeyi bırakıp üniversitelere bugüne kadar verdiği zararların hesabını vermelidir.
Sermayenin ve AKP’nin rektörü Melih Bulu ise ivedilikle istifasını vermelidir!