0541 515 1920 | iletisim@tkh.org.tr

TKH GENÇLİĞİ`NDEN MÜCADELE DEKLARASYONU: GELECEĞİMİZ İÇİN, YENİ BİR CUMHURİYET İÇİN MÜCADELEYE!
TKH GENÇLİĞİ`NDEN MÜCADELE DEKLARASYONU: GELECEĞİMİZ İÇİN, YENİ BİR CUMHURİYET İÇİN MÜCADELEYE!
Ülkemiz bugün sermaye sınıfının çıkarları adına, gerici ve baskıcı iktidar eliyle geri dönülemez bir karanlığa sürüklenmeye devam etmektedir. Ülkemizin bu durumu gençliğin geleceğini belirlemekte ne kadar önemli ise, bu durumu tersine çevirecek olanın da biz gençler olduğu o kadar ortadadır. Yapacaklarımız bellidir: Emperyalist-kapitalist düzen, dünyayı barbarlığa mahkum ederek tüm dünya halklarının kanını içerken ve bu adımları atarken memleketimizin emperyalizme hizmet etmesine, savaşlara ve yıkıma sürüklenmesine karşı boyun eğmemektir. Bu tabloya boyun eğmeyecek olan, Türkiye işçi sınıfının genç adayları olarak bizlerin, geleceğimizi kendi ellerimize almaktan ve tüm bu karanlık tablodan kurtuluşun biricik yolu olan sosyalizmin yolunu örmekten başka bir çözümü yoktur. Gençliğin gelecek, geleceğin de sosyalizm olduğu tarihsel gerçeğini aklımıza çivilenmiş bulunuyoruz. Bize düşen de bu geleceği yakınlaştırmak, tarihin akışını hızlandırmaktır!   1) BU DÜZENDE BİZLER İÇİN BİR GELECEK YOKTUR! İnsanın insanı sömürmesi üzerine kurulan kapitalist düzen yapısı gereği geleceksizlik üretmek zorundadır. Hem irrasyonel iktisadi yapısı ile, hem de bu iktisadi yapıyı ayakta tutmak için ideoloji ve siyaseti ile kapitalizm, gençliğe sömürü çarkına katılmaktan başka bir gelecek sunmamaktadır. Sömürü çarkının neresinde yer alınıldığı gençlik açısından bir belirleyen değildir. Emeğinden başka satacak bir şeyi olmayan emekçiler ile asalak patron sınıfı arasındaki uçurumda bulunacağımız konum ve durulacak yer bellidir. Yoksulluğu yüzünden okuyamayıp düşük ücretlere çalıştırılan okuyup iş bulamayan gençler gelecek kaygısı içerisinde yaşamak zorunda bırakılmaktadır. Bu düzlemin kendisi uyuşturucu, yozlaşma, intihar gibi toplumsal vakalara zemin hazırlamaktadır. Düzenin gençlik için istediği tam da budur; kendine, daha iki haneli yaşlara ulaşmadan çalıştırılacak gençler, üniversiteyi bitirip işsiz kalmanın yanında bir de üniversite okurken çalışarak hayatını sürdürmek zorunda bırakılan gençler yaratmak...   2) EĞİTİM, GERİCİLİK VE PİYASACILIK İLE ÇÜRÜTÜLMEKTEDİR! Gençlik, sömürü çarkında ezilirken ve ezilmeye hazır hale gelmesi için sermaye iktidarının eğitim kurumlarında ilk okuldan itibaren gerici ve piyasacı eğitime tabi tutuluyor. Gençliğin bu düzeni sorgulaması, aydınlanması engellenmek istenmekte, itaatkar ve kanaatkâr, dinselleşmiş bir toplum yaratılmaya çalışılmaktadır. Çünkü dinci gericilik, işte bu kadar eşitsizliğin ve adaletsizliğin sorgulanması noktasında devreye girmektedir. İktidarın ""dindar ve kindar bir nesil"" yaratma hikayesinin özünde yatan şey tam da buradadır ve bu düzenin kirliliğinin dinci gericilik ile örtülmek istenmesidir. Eğitim tarihimizin en önemli deneyimlerinden olan Köy Enstitüleri`nde olduğu gibi, laik ve bilimsel eğitimin mümkün olduğunu biliyoruz. İşte bunu yapabilecek iktidarı kurmak gerektiğindeki ısrarımız tam da bu nedenledir ve bu ısrarı sürdüreceğimizden kimsenin kuşkusu olmamalıdır.   3) BU DÜZEN GENÇLİĞE YALNIZCA ÖLÜM VE YOKSULLUK GETİRİR! Neredeyse her gün bir kardeşimizi aramızdan alan bu düzen ile hesabımız var. Okumak yerine çalışmak zorunda bırakılan çocuk işçilerin küçük bedenlerinin, eğitimin piyasalaştırılması ile yaratılan eşitsizliğin getirdiği sistemsiz ve akıl dışı sınavlar ve yarattığı stresi kaldıramayan liseli çocukların intiharlarının üzerini hiçbir düzen örtemez. Üniversitelerde ailelerinin bin bir borca girerek okuttuğu üniversiteli gençlerin kafelerde, barlarda, günlük geçici işlerde trajikomik ücretlerle çalışarak yaşamak zorunda kalmalarının, yazları inşaatlarda ve şantiyelerde okul harçlığını çıkartmak için çalışırken iş cinayetleriyle katledilmelerinin tek sorumlusu bu düzendir. Okul bittikten sonra işsiz kalma korkusunun yaşanmayacağı, sadaka değerinde verilen kredilerin ödenme kaygısının ortadan kalkacağı bir düzeni yaratmak zorundayız. Eşit ve parasız eğitimin mümkün olduğu, işsizliğin yasak olduğu bir ülkeyi kuracağız.   4) BU DÜZENİN GENÇLİĞE GİYDİRMEK İSTEDİĞİ GÖMLEĞİ YIRTIP ATACAĞIZ! Gericilik ve piyasacılık üzerinden inşa edilen bu düzeni sürdürebilmek için yaratılan gerici ve piyasacı eğitimin amacı belidir: Gençliği düzenin istediği kalıba sokmak! Bugün, geleceksizlik ve hayat kaygısı yaşayan gençliğin aklı bir dizi siyasal olgu ile teslim alınmaya çalışılmaktadır. Milliyetçilik, dincilik, liberalizm, post-modernizm gibi siyasal argümanlarla, sömürünün, eşitsizliğin, adaletsizliğin, savaşın ve yıkımın üstünü örtmeye, bu da yetmezmiş gibi gençliği bu argümanlarla zehirlemeye çalışmaktadırlar. İktidar, milliyetçi faşist ideoloji üzerinden kapsayamadığı gençliği, etnik kökeni, ırkı, mezhebi gibi kimlikler üzerinden birbirine karşıt hale getirerek çatıştırmak istemekte ve buradan beslenmektedir. Bu yanılsamaları ve yalanları dağıtacak ve gerçekleri anlatmaktan imtina etmeyeceğiz.   5) GENÇLİK, EMPERYALİZME KARŞI YURTSEVERLİK BİLİNCİYLE HAREKET EDECEKTİR! Tarihte ve bugün de görüldüğü gibi, dinci ve milliyetçi faşist ideoloji kapitalist düzene ve emperyalizme hizmet etmektedir. Uzun yıllardır toplumun dini inancı sömürülerek ve kullanılarak iflas eden Siyasal İslamcılık ile Ortadoğu halklarının tüm toprakları yıkıma uğratılarak kan gölüne çevrilmiştir. Bugün de emperyalizmin çıkarları için aynı senaryo üzerinden Suriye topraklarına müdahale edilmektedir. Bölgede ve özellikle Suriye`de ortaya çıkan tabloda, milliyetçilik üzerinden Kürt-Türk savaşı yaratılarak gençlik buradan yana taraflaştırılmaya çalışılmaktadır. Emekçi, yoksul halkın ve gençliğin emperyalizmin çıkarları için yürütülen bu savaşta yeri ve çıkarı yoktur! Böylesi bir tabloda emperyalizme karşı tüm halkların ortak mücadelesinin tarafı ve kavgacısı olmaktan geri adım atmayacağız. Emperyalizmi bu topraklardan er ya da geç kovacağız.   6) GENÇLİK GERİCİLİĞE GEÇİT VERMEYECEKTİR! İnsanlığın tarihte Aydınlanma ile yaşadığı sıçrama bugün egemenler tarafından geriye götürülmeye çalışılmaktır. Gericiliğe, Ortaçağ dogmatizmine karşı akıl ve varlık olarak insanın özgürleşmesi ancak 20.yy başlarında açılan sosyalist devrimler çağının sürdürülmesi ile sağlanabilir. İnsanlığın kurtuluşu komünizm hayalinin gerçek kılınması için verilen mücadele ile gerçekleştirilebilir. Gericilik bugün tek başına ülkemizde değil, tüm dünyada etkisini artırmaya başlamıştır. Ancak ülkemizde bu süreç, ABD’nin Sovyetlere karşı yarattığı ""Yeşil Kuşak Projesi"" ile hayata geçirilmiştir ve AKP iktidarı bu sürecin mahsulüdür. Bu gericilik ile hesaplaşacak, aydınlanma bayrağını bulunduğumuz tüm alanlarda göndere çekeceğiz. Tarihimizin ileriye doğru akışındaki yerimizi alacak ve tüm dünyayı sarsacak bir devrimin öncüleri olarak mücadele edeceğiz.   7) CUMHURİYETİN TÜM İLERİCİ DEĞERLERİNİ SAHİPLENİP, BU İRADEYİ SOSYALİST TÜRKİYE MÜCADELESİNİN ARKASINA TOPLAYACAĞIZ! Bugün, emekçilerin ve yoksul köylülerin emperyalizme karşı kavgasıyla kurulmuş olan Cumhuriyet`in tüm ilerici değerleri, kazanımları yıkılmış, yerine tam boy Amerikancı, gerici, piyasacı bir iktidar kurulmuştur. Bilinmeli ki, 1923`te kurulan Birinci Cumhuriyet`e dönüşün yolu kapanmıştır. AKP rejimi olarak kodladığımız İkinci Cumhuriyet rejimine karşı mücadele ise büyütülmeli, yeni bir kuşak bu mücadele ile oluşturulmalıdır. Bu mücadele Yeni Bir Cumhuriyet ile, yani adlı adınca Sosyalist Cumhuriyet programının iddiası ve iradesi etrafında örgütlenmelidir. Emperyalizme, gericiliğe ve sermayeye karşı mücadele, ancak Yeni Bir Cumhuriyet mücadelesi ile mümkündür. TKH Gençliği, memleketi karanlığa teslim etmeyeceğini, ne pahasına olursa olsun Sosyalist Türkiye`yi kurma iradesi ile kavgayı büyüteceğini bir kez daha üniversiteli ve liseli gençliğe deklare eder. Bu kavga hürriyet kavgasıdır ve tüm gençliği bu kavgayı birlikte göğüslemeye çağırmaya devam edeceğiz.   8) ÜNİVERSİTELERDE YÜKSELEN SOSYALİZM BAYRAĞI: SOSYALİST DÜŞÜNCE TOPLULUĞU Gerici İkinci Cumhuriyet rejiminin üniversitelere ideolojik, siyasal müdahalesi faşizan bir boyutta sürmektedir. 1980 sonrası üniversitelerden solun tasfiye edilme süreci bugün AKP iktidarı eli ile bambaşka boyutlara taşınmıştır. Bilimsel bilginin üretim merkezleri olması gereken üniversiteler, gericiliğin ve piyasacılığın kalelerine dönüştürülmeye çalışılmış, buna karşı direnç oluşturan öğrenci hareketi ve akademideki ilerici birikime karşı savaş açılmıştır. Akademideki ihraçlar, öğrencilerin bilimsel, kültürel, sanatsal ve siyasal tüm faaliyetlerini engelleme çabası üniversiteleri gericiliğin ve piyasacılığın talanına zemin hazırlayan bir hamle olarak görülmelidir. Üniversiteler bu saldırıları ideolojik ve fiilen göğüsleyememiş ve üniversitelerde neredeyse ""yaprak kıpırdamayan"" bir tablo oluşmuştur. Bu tablonun değişmesi, ""yeni bir aydınlanmacı kuşağın"" yeniden sosyalist hareket ile buluşması ile mümkündür. Bu, üniversitelerde ideolojik-siyasal olarak sosyalist öncü bir örgütlenme ile ete kemiğe bürünebilir. TKH Gençliği, tüm üniversiteli gençliği, bulundukları okullarda Sosyalist Düşünce Topluluğu kurmaya ve büyütmeye davet eder. Ülkede yaşanılan ‘aydın daralmasına’ yanıt olacak şekilde düşünsel üretimi ile günlük yaşamını zenginleştirir. Üniversitelerde sosyalist siyasal mücadelenin yükseltilebilmesi için de aylık olarak siyasal, bilimsel, kültürel, sanatsal üretimlerin bulunduğu Düşünce ve Eylem dergisini çıkartır ve yaygınlaştırır.   9) LİSELERDE KARANLIĞI DELECEK BİR GENÇ KUŞAK: SOSYALİST LİSELİLER Gerici İkinci Cumhuriyet rejiminin genel olarak toplumdaki tüm ilerici değerlere saldırısı okullardan yana yükseltilirken buradaki en kritik mevzi liselerdir. AKP’nin liselere dönük saldırıları, imam hatipleşme, evrimin müfredattan çıkartılıp yerine din derslerinin konulması, köklü aydınlanmacı karakterdeki liselerin Proje Okullar adı altında dizaynı, papaz eriğini imam eriğine çeviren TÜBİTAK ""projeleri"" gibi bir çok alanda sürmektedir. Özel liseler ve dershaneler ile eğitimin tamamen paralı hale getirildiği, 4+4+4 projesi ile ya imam hatip ya da meslek lisesi okumak zorunda bırakılan gençler düzenin yarattığı tablonun önemli bir parçasıdır. Meslek liselerinde verilen eğitimlerin kalitesizliği, staj süreçlerindeki sömürü liselerin tablosunu ortaya seren bir başka gerçektir. Sosyalist Liseliler, tüm bu tabloyu karşısına alır ve tüm liselileri Sosyalist Liseliler kimliği ile örgütlenmeye, liselerde sosyalizm bayrağını yükseltmeye çağırır. Sosyalist Liseliler, belirli periyotlar ile Aydınlanma Okulları düzenleyerek, düzenin gerici müfredatına karşı ilerici, aydınlanmacı, bilimsel düşüncenin odakları haline gelerek tartışmalar, forumlar ve paneller düzenler. Aydınlanma Okulları üzerinden bir araya gelen liseliler, aynı zamanda liselerde yaygın dağıtımını üslenildiği aylık Sosyalist Liseliler dergisini çıkartır ve örgütler. Sosyalist Liseliler, tüm liselileri birlikte mücadele etmeye davet eder!   10) SOSYALİZM İÇİN GENÇLİK PARTİ SAFLARINA! Gençlik, memlekete karşı sorumluluk hissetmelidir. Bu sorumluluk siyasal mücadele ile ülke gündemlerine müdahale ve toplumu değiştirme, dönüştürme olarak örgütlenmelidir. Örgütlü bir halkın hiçbir kuvvet tarafından yenilemeyeceğini bilerek, işçi sınıfının öncü partisinin büyütülmesi en başa yazılmalıdır. Partimiz Türkiye Komünist Hareketi, Türkiye`de kitlesel, gerçek sınıf partisini yaratma iddiası ile yoluna devam ederken, gençlik de üzerine düşen tüm görevleri yerine getirecektir. Çağımızı saran tüm bu karanlık, gençliğin işçi sınıfının komünist partisi ile buluşması ve ancak Sosyalist Devrim ile yırtılabilir. Devrimin aracı ise Partidir! Parti ise en yüce hünerimiz ve en güçlü silahımızdır! Gençlik Parti ile sosyalizm mücadelesini ayağa kaldıracağını ve Yeni Bir Cumhuriyet’i kurana kadar mücadele edeceğini bir kez daha deklare eder! GENÇLİK GELECEK, GELECEK SOSYALİZM! GENÇLİK PARTİ SAFLARINA! YENİ BİR CUMHURİYET İÇİN MÜCADELEYE!   TKH GENÇLİĞİ 04 Mart 2018  
WhatsApp